Anormaller - Joey Goebel - İthaki Yayınları
Ember: Sekiz yaşında ve amacı dünyayı yok etmek.
E m b e r "Ellerimi ayakkabılarıma soktum. Sınıfın içinde köpek gibi yürüyorum. “Ni hihi huuuu. Ni hihi huuuu,” diye sevdiğim bazı sesleri çıkarıyorum. “Ember! Hemen buraya gel, şimdi!” diyor annem. Onun adı Kristen. Kaltağın teki. Çok güzel ve neredeyse otuz yaşında. Ondan nefret ediyorum. “Bay ve Bayan Blackwell, geldiğiniz için teşekkür ederim,” diyor Bayan Watson. O benim lezbiyen öğretmenim. Ondan da nefret ediyorum. “Sorun değil,” diyor annem. “Ama üç buçuk olmadan buradan çıkmamız lazım. Köpeğimizi beceri dersine götürmek zorundayım.” “Çok fazla vaktinizi almayacağım. Sizinle sadece Ember’in davranışları hakkında konuşmak istemiştim. Ember’in, imzalamanız için gönderdiğim davranış ihbarnamelerini eve getirdiğini sanmıyorum, çünkü onları bana hiç geri getirmiyor.” “Hayır. Don, sen hiç ihbarname gördün mü?” “Ah, hayır,” diyor aptal babam. Neredeyse otuz yaşında ve berbat biri. “Onları görmediniz çünkü hepsini yaktım!” diye bağırıyorum. Yanlış olduğunu biliyorum ama ateşi seviyorum. Kibrit veya çakmakların yanında olduğum zaman dayanamıyorum. Ateş çok güzel. Bütün dünyanın yandığını düşünmeyi sevi88 yorum. Dünyayı dışarıdan, uzaydan görüyorum. Okyanuslar su yerine ateşten oluşmuş. Bazen bunu hayal ediyorum."
Aurora: Erkeklerin kendisini nesneleştirmesinden nefret eden enfes bir Satanist.
A u r o r a "Herhangi biri bana bakıp da işe yarayan bacaklara sahip olduğu için kendini suçlu hissediyor mu? Sevaplarını sayıyorlar mı? Bana acıyorlar mı? Yoksa gürültülü bir fahişe ve işe yaramayan bir et parçası olmam gerçeğine lanet mi ediyorlar?"
Ray: Körfez Savaşı’nda Amerikalılara karşı savaşmış olsa da onları seven Iraklı bir asker.
R a y "İşten eve geldiğimde, eşim her zamanki gibi mutfağı pişiriyordu. Saçını topuz yapmış, önlük takmış, evi yabancı kokularla doldurmuştu. “Merhaba, tatlım. Bugün iş nasıldı?” diye soruyor. “Eh, her zamanki gibi boktandı.” "
Opal: Seksen yaşında, seks delisi ve tek ilgi alanı âlem yapmak.
O p a l "Bizi, anasınıfındaki küçük çocuklar gibi, büyük ve mutlu bir daire şeklinde oturttular. Bazılarımız tekerlekli sandalyede. Bazılarımız ise makinelere bağlı. Bazılarımızın da, kendilerine yolladığımız çeklere rağmen bizi iki yıldır ziyaret etmeyen torunları var. Ama benim yok. Ve ben onlar gibi acınacak şekilde de giyinmedim. İnsanlar bu kadar yaşlandıklarında, modayı da hepten bırakıyor gibiler. Kıyafetleri o kadar sade ki, çok mu hafif giyinmişim yoksa aşırıya mı kaçmışım anlayamıyorum."
Luster : Uyuşturucu satıcısı erkek kardeşleriyle birlikte gettoda yaşıyor ve en büyük hayali rock yıldızı olmak.
L u s t e r
"Elbette, büyük ve ünlü biri olmak için doğru zamanı bekliyorum. Bazıları şu an yaptığımı ‘borçlarımı ödemek’ diye adlandırıyor. Diğerleri, ‘kişilik geliştirmek’ olarak. Ben ise ‘acı çekmek’ olarak adlandırıyorum. Hayalim, bir gün, şu an çektiğim kadar acı çekmemek. Bir rock yıldızı olmayı, ünlü bir konuşmacı, İşçi Bayramı ile ilgili bağış toplamak için yapılan televizyon programlarındaki bir karakter, bir şair, filozofların kralı, insanların lideri ve/veya mega rock yıldızı olmayı ümit ediyorum. Dönmedolap üzerindeki Chuck Norris gibi rock yapmak istiyorum."
Ember: Sekiz yaşında ve amacı dünyayı yok etmek.
E m b e r "Ellerimi ayakkabılarıma soktum. Sınıfın içinde köpek gibi yürüyorum. “Ni hihi huuuu. Ni hihi huuuu,” diye sevdiğim bazı sesleri çıkarıyorum. “Ember! Hemen buraya gel, şimdi!” diyor annem. Onun adı Kristen. Kaltağın teki. Çok güzel ve neredeyse otuz yaşında. Ondan nefret ediyorum. “Bay ve Bayan Blackwell, geldiğiniz için teşekkür ederim,” diyor Bayan Watson. O benim lezbiyen öğretmenim. Ondan da nefret ediyorum. “Sorun değil,” diyor annem. “Ama üç buçuk olmadan buradan çıkmamız lazım. Köpeğimizi beceri dersine götürmek zorundayım.” “Çok fazla vaktinizi almayacağım. Sizinle sadece Ember’in davranışları hakkında konuşmak istemiştim. Ember’in, imzalamanız için gönderdiğim davranış ihbarnamelerini eve getirdiğini sanmıyorum, çünkü onları bana hiç geri getirmiyor.” “Hayır. Don, sen hiç ihbarname gördün mü?” “Ah, hayır,” diyor aptal babam. Neredeyse otuz yaşında ve berbat biri. “Onları görmediniz çünkü hepsini yaktım!” diye bağırıyorum. Yanlış olduğunu biliyorum ama ateşi seviyorum. Kibrit veya çakmakların yanında olduğum zaman dayanamıyorum. Ateş çok güzel. Bütün dünyanın yandığını düşünmeyi sevi88 yorum. Dünyayı dışarıdan, uzaydan görüyorum. Okyanuslar su yerine ateşten oluşmuş. Bazen bunu hayal ediyorum."
Aurora: Erkeklerin kendisini nesneleştirmesinden nefret eden enfes bir Satanist.
A u r o r a "Herhangi biri bana bakıp da işe yarayan bacaklara sahip olduğu için kendini suçlu hissediyor mu? Sevaplarını sayıyorlar mı? Bana acıyorlar mı? Yoksa gürültülü bir fahişe ve işe yaramayan bir et parçası olmam gerçeğine lanet mi ediyorlar?"
Ray: Körfez Savaşı’nda Amerikalılara karşı savaşmış olsa da onları seven Iraklı bir asker.
R a y "İşten eve geldiğimde, eşim her zamanki gibi mutfağı pişiriyordu. Saçını topuz yapmış, önlük takmış, evi yabancı kokularla doldurmuştu. “Merhaba, tatlım. Bugün iş nasıldı?” diye soruyor. “Eh, her zamanki gibi boktandı.” "
Opal: Seksen yaşında, seks delisi ve tek ilgi alanı âlem yapmak.
O p a l "Bizi, anasınıfındaki küçük çocuklar gibi, büyük ve mutlu bir daire şeklinde oturttular. Bazılarımız tekerlekli sandalyede. Bazılarımız ise makinelere bağlı. Bazılarımızın da, kendilerine yolladığımız çeklere rağmen bizi iki yıldır ziyaret etmeyen torunları var. Ama benim yok. Ve ben onlar gibi acınacak şekilde de giyinmedim. İnsanlar bu kadar yaşlandıklarında, modayı da hepten bırakıyor gibiler. Kıyafetleri o kadar sade ki, çok mu hafif giyinmişim yoksa aşırıya mı kaçmışım anlayamıyorum."
Luster : Uyuşturucu satıcısı erkek kardeşleriyle birlikte gettoda yaşıyor ve en büyük hayali rock yıldızı olmak.
L u s t e r
"Elbette, büyük ve ünlü biri olmak için doğru zamanı bekliyorum. Bazıları şu an yaptığımı ‘borçlarımı ödemek’ diye adlandırıyor. Diğerleri, ‘kişilik geliştirmek’ olarak. Ben ise ‘acı çekmek’ olarak adlandırıyorum. Hayalim, bir gün, şu an çektiğim kadar acı çekmemek. Bir rock yıldızı olmayı, ünlü bir konuşmacı, İşçi Bayramı ile ilgili bağış toplamak için yapılan televizyon programlarındaki bir karakter, bir şair, filozofların kralı, insanların lideri ve/veya mega rock yıldızı olmayı ümit ediyorum. Dönmedolap üzerindeki Chuck Norris gibi rock yapmak istiyorum."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder